HUZUREVİNDE KONTENJAN NASIL AÇILIR ? (Dizi Senaryosu)
Faruk kalmak istediği huzurevinde 4. yedek olduğunu öğrenir. Sırasının ilerlemesi için iki seçenek vardır. Ya kendi isteğiyle huzurevinden ayrılanlar olmalı ya da birileri vefat etmelidir ama Faruk’un uzun süre beklemeye niyeti yoktur.
8 bölümlük kara-komedi tarzındaki mini dizi projemin ilk bölümünün senaryosunu okuyup bana geri dönüş yapabilirsiniz.
Tarafımdan izin alınmadan herhangi bir şekilde kullanılmasına izin verilmemektedir. Aşağıdaki mail adresinden bana ulaşabilirsiniz.
ahmet736arslan@gmail.com
NOT: Senaryo Yazım Tekniği gereği tabletten veya bilgisayardan okumanız daha kolay olacaktır. Keyifli okumalar...
SAHNE 1- İÇ [AYTEN’İN ODASI] — GÜNDÜZ
AYTEN ve FARUK karşılıklı oturmaktadır. AYTEN’in elinde kalem vardır. Önünde notlar aldığı bir dosya bulunmaktadır.
AYTEN huzurevinde psikolog olarak çalışmaktadır. Gözlüklüdür. 30’lu yaşlardadır. Sıkı bir topuzu vardır. Ciddidir.
AYTEN
Peki, biraz da hobilerinizden bahsedelim.
FARUK 62 yaşındadır. Yaşına göre bakımlı ve dinç görünmektedir
FARUK
Tekneyle açılıp balık tutmak... Bayılırım.
AYTEN
Çok güzel ama onu burada yapmanız biraz zor olabilir. Huzurevi sınırları içinde sizin için temin edebileceğimiz bir şey olmalı.
FARUK
AYTEN
Faruk Bey, maalesef tesisimizde deniz ya da göl bulunmuyor.
FARUK
Akvaryumdan balık tutmak?
AYTEN
Balık tutmak dışında nelerden hoşlanırsınız? Mesela gazete okumak, satranç oynamak, televizyon seyretmek olabilir…
Ha sıkıcı şeyler yani.
AYTEN
Şimdilik bu kısmı atlayalım. Belki zamanla burada seveceğiniz bir şeyler bulabiliriz…
AYTEN elindeki dosyanın arka sayfasına geçer.
AYTEN
Fobilerinizi de yazmam gerekiyor. Yanlış anlamayın lütfen. Burada daha rahat hissetmeniz için.
FARUK
Tekneyle açıldığımda… boğulmak.
AYTEN
Merak etmeyin dediğim gibi burada tekneyle açılmanız mümkün değil zaten.
FARUK
Kıyıda balık tutarken ayağımın kaymasıyla denize düşmem ve boğulmak?
AYTEN
Burada düşeceğiniz bir kıyı yok.
FARUK
Akvaryumda boğulmak.
AYTEN
Sığamazsınız Faruk Bey!
FARUK
O zaman burada boğularak ölemem! Benim için en güvenli huzurevi olduğunuzu biliyordum.
AYTEN, elindeki dosyaya bir şeyler yazıp kapatır.
PSİKOLOG
Tamamdır. Kaydınızı oluşturdum. Sıranız gelince sizi arayacağız.
FARUK
Ne demek… sıram gelince?
AYTEN
Tesisimizin kapasitesi 20 kişilik ve şu an tamamen doluyuz. Sizi listeye ekledim yer açılınca arayacağız.
FARUK
Nasıl açılacak ki?
AYTEN
Bazen kendi isteğiyle ayrılmak isteyenler oluyor ya da bazılarının çocukları gelip alıyor. Ya da… tahmin edeceğiniz üzere…
AYTEN susar.
FARUK
Ne?
AYTEN
Vefat eden biri olabilir.
FARUK
Peki mesela biri vefat etse hemen yerine ben mi geleceğim.
AYTEN önündeki bir kâğıda bakar.
AYTEN
Siz yedek listesinde 4. sıradasınız.
FARUK
Yani şu an kalanlardan 4 kişi ölecek ben öyle mi geleceğim?
AYTEN
Kendi isteğiyle ayrılanlar da olabilir demiştim!
FARUK
4 kişi nasıl ölecek ya? Salgın falan çıkması lazım.
AYTEN ayağa kalkar. Elini FARUK’a uzatır.
AYTEN
Faruk Bey, tanıştığıma memnun oldum. Biz sizi arayacağız.
FARUK da ayağa kalkar. AYTEN’in elini sıkar.
FARUK
Kanserli biri var mı?
AYTEN
Buyurun ben sizi geçireyim.
AYTEN kapıya doğru yürür. FARUK da onunla kapıya doğru çıkarken konuşmaya devam eder.
FARUK
Şu ana kadar hiç intihar eden oldu mu? … Düşüp kafasını kıran? … Bıçaklı, silahlı kavga çıkma ihtimali nedir?
AYTEN ve FARUK odadan çıkar.
KARARMA
2. SAHNE/ İÇ-MÜDÜRÜN ODASI-/ GÜN
Müdür odasında bir tane masa ve 2 adet koltuk vardır. Sıradan bir idare odasıdır.
MÜDÜR 40’lı yaşlarda, tombul ve kısa boyludur.
Müdür odasında oturmaktadır. Kapı çalar.
MÜDÜR
Gel!
Kapıdan AYTEN girer.
MÜDÜR
Buyurun Ayten Hanım ben de sizi bekliyordum.
AYTEN
Olumsuz bir durum yok değil mi?
MÜDÜR
Yok yok. Üniversiteden birkaç öğrenci röportaj yapmak için geldiler de. Onlara yardımcı olabilir misiniz diyecektim.
AYTEN
Tabi neden olmasın!
MÜDÜR
Sizin meslektaşınız sayılırlar. Kızım ve 2 arkadaşı…
AYTEN
Aa kızınızın psikoloji okuduğunu bilmiyordum.
MÜDÜR
Daha birinci sınıf. Vize için ödevleriymiş. “Yaşlılık Psikolojisi” konulu bir röportaj yapacaklarmış.
AYTEN
Tabi seve seve yardımcı olurum. Ne zaman gelecekler demiştiniz?
MÜDÜR
Aslında gelmiş olmaları lazım. Şu an kapıda bekliyorlardır.
AYTEN
Tamamdır ben karşılayayım.
MÜDÜR
Çok teşekkür ederim Ayten Hanım.
AYTEN
Rica ederim. Ne demek!
Ayten başıyla selam verip odadan çıkar.
KARARMA
SAHNE 3/ DIŞ-HUZUREVİNİN BAHÇESİ-/GÜN
Huzurevinin bahçesi yaşlıların oturması için salıncak koltuklar, banklar, kamelyalar, basit spor aletleri, ağaç, çimen vs bulunan güzel bir mekandır. Bahçenin sonunda güvenlik kulübesi vardır.
Kulübede Bekir oturmaktadır. Öğrencilere otomatik kapıyı açar. 3 öğrenci kapıdan girer. Öğrencilerin ellerinde röportaj için kullanacakları kağıtlar vardır.
BEKİR 30’lu yaşlarının başındadır. Huzurevinde güvenlik görevlisidir. Uzun boyludur ve fit görünmektedir. Yakışıklıdır.
CEYDA, 18 yaşındadır. MÜDÜR’ün kızıdır. Sarışın ve şımarıktır.
KEREM, 18 yaşındadır. Kısa boylu ve hayli kiloludur.
KAĞAN, 18 yaşındadır. Uzun boylu ve kaslıdır.
BEKİR
Arkadaşlar, öğrenci kartlarınızı rica edebilir miyim?
CEYDA
Babam haber vermedi mi? İki dakika konuşup çıkcaz zaten
BEKİR
20 tane kendini savunamayan ihtiyarın güvenliğini sağlamakla görevliyim ve tehdit içeren her durumda görevimi titizlikle yapmak zorundayım bayan!
CEYDA
Pardon da ben nasıl bir tehdit unsuru olabilirim!
BEKİR
Lütfen durumu kişiselleştirmeyin!
Bu esnada BEKİR’in telefonu çalar. Telefonu açar.
BEKİR
Tabi Müdür Bey hemen alıyorum.
BEKİR telefonu kapatır.
BEKİR
Buyurun geçebilirsiniz.
CEYDA
Ucuz atlattık arkadaşlar. Yoksa bu güvenlikten 3 tane canlı bomba nasıl geçecektik.
Bu esnada öğrencileri karşılamak üzere AYTEN gelir.
AYTEN
Arkadaşlar hoş geldiniz. Ben Ayten. Huzurevinin psikoloğuyum.
CEYDA
Merhaba.
AYTEN
Zannedersem bir röportaj yapmanız gerekiyormuş.
CEYDA
Evet.
AYTEN
Biz de zamanında böyle ödevler yaptık. Merak etmeyin hepsi geçecek. Önemli olan sonunda işinizi yapacağınız bir yer bulabilmek.
CEYDA
Benim işim hazır valla. Babam üniversiteyi bitirdiğin an gel başla kızım diyor.
AYTEN
Burada mı?
CEYDA
Evet, yabancının birine maaş vereceğime sana veririm dedi.
AYTEN
Anladım. Buyurun bahçeye geçelim.
Sohbet etmeyi bırakıp bir süre sadece yürürler. İhtiyarların oturduğu yere gelirler.
AYTEN
Burada herkesin sizinle konuşmak için can atacağına eminim. Ben buralarda olacağım. İstediğiniz zaman seslenebilirsiniz.
Öğrenciler etrafa dağılır. CEYDA, Bankta tek başına oturan FİTNAT’ın yanına oturur. AYTEN’de onların hemen yanındadır.
FİTNAT, 68 yaşındır. ÖNDER’den sonra huzurevinin en yaşlı üyesidir.
CEYDA
Merhaba, biraz sohbet edebilir miyiz?
FİTNAT, kafasını kaldırır. AYTEN ve CEYDA’ya bakar
FİTNAT
Tabi, edebilirsiniz.
FİTNAT hızlıca ayağa kalkar. Oradan uzaklaşır.
Öğrencilerden KERİM, bahçedeki spor aletlerinden bisiklete oturan ASLAN’ın yanına gelir. ASLAN sohbet esnasında hep bisiklet sürmektedir.
ASLAN 60 yaşındadır. Yaşına göre çok fit, genç ve bakımlıdır.
KEREM
Merhaba, ben üniversite öğrencisi Kerem. İzniniz olursa sizinle röportaj yapmak istiyorum.
ASLAN
Youtube mu?
KEREM
Vize ödevimiz.
ASLAN
Beni takip ediyor musun?
KEREM
Nasıl?
ASLAN
Youtube’dan görüp mü geldin diyorum… Kanalımdan mı gördün?
KEREM
Aa yok ben ödev için.
ASLAN
Abone ol, beğeni at, yorum salla.
KEREM
Tabi… tabi olur.
ASLAN
Çok sormuşsunuz nasıl bu kadar genç kalabildiniz diye?
KEREM
Yok aslında benim sorularım biraz daha farklı.
ASLAN
Spor yapıyorum. Su içiyorum. Başka nasıl olacak… Spor kıyafetimi soran da olmuş. Aşağıya linkini koyarım.
KEREM
Neyse teşekkür ederim. Kolay gelsin size.
ASLAN
Bildirimleri açmayı unutma!
Kağan, salıncakta oturan ÖNDER’in yanına gelir. Boş olan diğer salıncağa oturur.
ÖNDER, 72 yaşındadır. Huzurevinin en yaşlısıdır.
KAĞAN
Merhaba amca!
ÖNDER
Merhaba.
KAĞAN
Yaş kaç?
ÖNDER
72.
KAĞAN
E az kalmış.
ÖNDER
Neye?
KAĞAN
Anladın sen beni.
ÖNDER
Kim gönderdi seni!
KAĞAN
Hoca.
ÖNDER
Hangi hoca?
KAĞAN
Camii hocası. Artık yetmez mi diye sormaya geldim.
ÖNDER
Ben biliyorum seni gönderenleri. Onlara de ki. Zırnık bırakmayacağım. Duydun mu! Zırnık yok.
KAĞAN
Hala ne bu asabiyet dede ya! Bir ayağın çukurda ettiğin laflara bak. Yerinde olsam bu saatten sonra karşıma çıkan herkese gülerdim. Mesela bir üniversite öğrencisi mi geldi yanıma. Hemen cebimden 20-30 neyse bir şeyler çıkarıp harçlık verirdim. Bu iyilik fırsatını kaçırmazdım yani.
ÖNDER
Sen Yelda’nın oğlusun değil mi? Aynı kendisi gibi yetiştirmiş seni de. Torun değil. Soyguncu…
KAĞAN
Ayıp oluyor.
ÖNDER
Ayıbı git annene sor. Yayladaki evi ona bırakmadım mı? Hala ne istiyor? O beş para etmez kocasıyla sattı sattı yedi. Ne oldu? Paranız mı bitti? Kendi yüzü olmayınca seni gönderdi tabii.
KAĞAN
Amca, şimdi şu salıncakta otururken başın dönse düşsen. Ne olur?
ÖNDER
Yaralanırım ama iyileşirim!
KAĞAN
Bu saatten sonra iyileşme yok amca. Artık iyiye giden hiçbir şey yok.
Bu sırada AYTEN salıncakların yanına yaklaşır.
KAĞAN
Peki, 20 yaşındaki kendinize neler söylemek isterdiniz?
ÖNDER
Ne, kendime mi?... Daha çok çalış. Yatırımını zekice yap. Suat diye bi adam gelip aklını karıştıracak. Onu ilk gördüğün yerde yüzüne tükür… Veysel diye bi dangalakla tanışacaksın…
AYTEN yanlarından uzaklaşır.
KAĞAN
Dur dur, boşver onları şimdi. Ne diyorduk…. Bu saatten sonra iyileşemezsin amca. Ölüp gidersin. Kurtulursun yani.
ÖNDER
Kurtulmak mı?
KAĞAN
Tabi canım. Sen şu an yaşadığına hayat mı diyorsun?
ÖNDER
Değil mi?
KAĞAN
Valla açık konuşayım. Hayat bu değil. Hatta ben senin yerinde olsam çıkardım yüksek bir yere… Hadi eyvallah derdim… İşte o kadar… Bu yaştan sonra yapılacak en mantıklı hareket.
ÖNDER
Ne yani?
KAĞAN yerinden kalkar.
KAĞAN
Burası kaç katlı ya? Ooo epey yüksekmiş.
KAĞAN, yavaş yavaş oradan uzaklaşır.
ÖNDER
Ne demek şimdi bu?
CEYDA, yerdeki çimlere oturmuş olan FİRDEVS’in yanına oturur. FİRDEVS çimlerde bağdaş kurmuştur. FİRDEVS sohbet esnasında sürekli karşıya bakmaktadır. Ellerini önünde kavuşturmuş meditasyon yapmaktadır.
FİRDEVS 60’lı yaşlardadır. Bakımlı ve güzeldir.
CEYDA
Merhaba. Müsaitseniz size birkaç soru sorabilir miyim?
FİRDEVS
Tabi ki. Neden olmasın!
CEYDA
Ah sonunda! Biliyor musunuz şu ana kadar burada karşılaştığım tek normal insan sizsiniz. Ne olmuş bunlara? Yaşlanınca biz de böyle mi olacağız?
FİRDEVS
Eğer bilinçaltının iyileştirici gücüne kendini teslim etmeyi öğrenirsen onlar gibi olmaktan kurtulursun.
CEYDA
Nasıl?
FİRDEVS
Her şey bilinçaltında gizlidir Ceyda.
CEYDA
İsmimi nereden biliyorsunuz?
FİRDEVS
Az önce sen söylemedin mi?
CEYDA
Hayır.
FİRDEVS
Bilinçaltımdan gelmiş olmalı. Bana senin ismini hatırlatan bilinçaltımdaki sonsuz güce teşekkür ederim…
CEYDA
Babam mı söyledi?
FİRDEVS
Beni fiziksel ve mental olarak sağlıklı kılan ve bu ismi hatırlatan muhteşem güce teşekkür ederim...
CEYDA
Yok değil herhalde.
FİRDEVS
Aldığım oksijenle rahatlıyorum… Şimdi bacaklarım gevşiyor... Artık ağrı hissetmiyorum… Kollarım bir kuş kanadı gibi... Yükseliyorum ve bedenimde hiçbir yük kalmıyor. Gevşiyorum…. Kendimi bilinçaltımdaki iyileştirici güce teslim ediyorum…. Aldığım oksijen beni rahatlatıyor ve şimdi güzel bir uykuya dalıyorum.
FİRDEVS, bir anda çimlerin üstüne yığılıp uyumaya başlar. CEYDA, korkarak oradan uzaklaşır.
KEREM, bankta tek başına oturmaya devam eden FİTNAT’ın yanına gider. Bu esnada oradan AYTEN de geçmektedir.
KEREM
Pardon rahatsız ediyorum ama biraz konuşabilir miyiz?
FİTNAT, kafasını kaldırıp KEREM ve AYTEN’i görür.
FİTNAT
Tabi konuşabilirsiniz.
FİTNAT, banktan bıkkın bir şekilde kalkıp oradan uzaklaşırken kendi kendine söylenir.
FİTNAT
Biri de demiyor ki sen nasılsın Fitnat, kızını özledin mi? En son ne zaman görüştünüz? Arayıp soran oluyor mu? Sağlığın sıhhatin nasıl?
KAĞAN, bir başka bankta tek başına kitap okuyan HAYATİ’nin yanına oturur. HAYATİ’nin elinde “İnsanın Anlam Arayışı” kitabı vardır.
HAYATİ, 60’lı yaşlarda. Gözlüklü ve zayıftır. Emekli bir öğretmendir. Kitap okumayı seven kültürlü biridir.
Sohbet esnasında bir anda yükselip sesli bir şekilde kavga etmeye başlarlar.
KAĞAN
Bu saatten sonra okusan ne okumasan ne…
HAYATİ
Pardon?
KAĞAN
Yapamadığın ödev mi var? Gireceğin sınav mı kaldı diyorum amca. Kitap falan boş bu saatten sonra. Yolun sonu geldi çattı.
HAYATİ
Kitap okumayı sadece ödev olarak yapan, özetini okuyup sınavlara giren bir neslin örneğisin demek ki genç adam. Zamanında bunu engellemek için çok uğraştım biliyor musun? Elime ne geçti. Koca bir hiç. Az kalsın öğretmenlikten atılıyordum o kadar.
KAĞAN
Aa demek öğretmendiniz. Peki öğrencilerinize hayatın geçici olduğunu, bir zaman geldiğinde eğer şanslılarsa huzurevinde ya da çocuklarının yanında, değillerse ücre bir köşede tek başlarına can vereceklerini öğrettiniz mi?
HAYATİ
Hayır. Hayatı gençliğiyle de de ihtiyarlığıyla da kabullenmek gerektiğini, hayatın hepimize verilmiş bir fırsat olduğunu öğrettim.
KAĞAN
Gençliği neyse de yaşlılığı kabullenmek zorunda değiliz.
HAYATİ
Kabullenmezsen yaşayamazsın.
KAĞAN
Yaşamak isteyen kim? Bir küçük çocuk gibi altını ıslatırken, yürüyen eczane gibi 3-5 kutu ilaç olmadan hiçbir yere gidemezken, her başına bir şey geldiğinde acaba bu sefer ölecek miyim diye düşünürken yaşamak isteyen kim ki hocam!
HAYATİ
Aklında binlerce hayalle, cebinde 5 kuruş paranın olmadığı, normal hayatta hiç işine yaramadığı halde dinlemen gereken dersler, yapman gereken ödevler varken ve tüm hayatın sadece 2-3 saatlik sınavlara bağlıyken mi yaşamak istersin?
KAĞAN
Öğretmen olduğunuzu unuttunuz herhalde.
HAYATİ
Hayatı nasıl yaşayacağın ona neresinden baktığınla ilgilidir genç adam.
KAĞAN
Bu ders çok sıkıcı olmaya başladı. İzninizle ben çıkıyorum hocam.
KAĞAN banktan kalkar. Oradan uzaklaşır. Bahçenin ortasındaki kamelyada oturan CEYDA ve KEREM’in yanına doğru gider.
CEYDA
Peki kanka, geçmişe dönsen 20 yaşındaki kendine ne söylemek isterdin?
KEREM
Daha 18 yaşındayım derdim.
CEYDA
Ya kendini 70 yaşındaymışsın gibi düşün dedim ya.
KEREM
70 çok fazla. 65 olsa?
KAĞAN, yanlarına gelir.
KAĞAN
Siz de bulamadınız değil mi?
CEYDA
Son çare kendi kendimize sorarak yapmak…
KAĞAN
Karşıdaki kafeye gidip orda yapalım bari. Şimdi psikolog gelirse ne diyeceğiz?
CEYDA
Doğru diyorsun hadi gidelim.
Öğrenciler kalkar. Bahçenin sonundaki güvenlik kulübesine giderler. Güvenlik kulübesinde AYTEN ve BEKİR sohbet etmektedirler.
AYTEN
Sonra bana peki sence hayatın anlamı ne psikolog hanım dedi.
BEKİR
Aynen böyle?
AYTEN
Evet evet. Gözlerimin içine içine bakıyor bir de.
BEKİR
Tabi senden güzel bir cevap bekliyor.
AYTEN
Öyle bekliyor ama bana bir kal geldi. 5 dakika durup “Bilmem hiç düşünmedim.” dedim.
İkisi de kahkaha atar. Bu esnada öğrenciler kulübenin önüne gelirler. AYTEN telaşla ayağa kalkar.
AYTEN
Gençler… gidiyor musunuz?
CEYDA
Ne güzel ya? Kakara kikiri. Acilen okulu bitirip buraya bi çeki düzen vermem gerekiyor. Kağan atanamazsan dert etme arkadaşım. Anlaşılan bir tane de güvenlik görevlisine ihtiyacımız olacak.
AYTEN
Arkadaşlar ödevinizi yaptınız değil mi? Bir sorun olmadı.
CEYDA
3 tane canlı bomba sıkıntıdan patladık ve gidiyoruz. Babama söylersiniz… Ne bakıyorsun açsana kapıyı!
BEKİR otomatik kapıyı açar. Öğrenciler çıkar.
AYTEN
O zaman ben bizimkilere bakayım. Sonra konuşuruz yine.
BEKİR
Tamamdır. Ben burdayım zaten.
AYTEN bahçeye doğru ilerler.
ÖNDER ve FİTNAT Bir bankta oturmaktadır.
ÖNDER
Üçü de kocaman olmuşlar. Ben en son gördüğümde küçücüklerdi biliyor musun?
FİTNAT
Ne demeye gelmişler.
ÖNDER
Ne olacak! Arsa, tapu, miras… Yelda çocukları başka ne için gönderir.
FİTNAT
Ee söyledin mi?
ÖNDER
Yok daha söylemedim.
FİTNAT
Sen beni oyalıyorsun.
ÖNDER
Olur mu öyle şey! Onlara zamanında yayladaki evi vermiştim zaten. Başka da bir şey vermem. Kalan her şeyim senin olacak.
FİTNAT
Başka var mı?
ÖNDER
Ne?
FİTNAT
Yayla evi diyorum. Onlara verdiğin dışında başka var mı?
ÖNDER
Yok başka.
FİTNAT
Alırsın o zaman bir tane
KARARMA
SAHNE 4/ İÇ-HUZUREVİNİN KARŞISINDAKİ KAFE-/GÜN
Kafe küçük, sıradan bir kafedir.
Öğrenciler köşede bir yerde oturmaktadır. Onlara uzak bir yerde de FARUK oturmaktadır. FARUK, siyah bir şapka ve gözlük takmıştır. Gazete okumaktadır.
CEYDA
Peki, yaşlılığı 3 kelimeyle anlatmak isteseniz ne derdiniz?
KEREM
Baston, yetişkin bezi, mezar, alzheimer.
CEYDA
3 tane demiştim.
KEREM
Yaşlı ya 3 dediğini unutmuş da 4 tane söylemiş gibi yaz. Gerçekçi olsun.
KAĞAN
Siz takılın. Ben geliyorum hemen.
KAĞAN, yerinden kalkar. Uzak köşede oturan FARUK’un yanına gider. Karşısına oturur.
FARUK
Erken geldiniz.
KAĞAN
Bir tane normal insan yok orda. Benden söylemesi ucuz atlatmışsınız. Hemen gidin isminizi yedek listesinden sildirin. Bırakın orda yaşamayı, 1 saat bile kalamazsınız.
FARUK
Sen, üstüne düşmeyen şeylere neden karışıyorsun. Görevini yaptın mı yapmadın mı onu söyle!
KAĞAN
Birkaç tanesinin aklını karıştırmaya çalıştım ama bilmiyorum işe yaradı mı.
FARUK
Aklını karıştırmak ne lan! Adam akıllı açık açık anlat. Yakında orda intihar eden biri olacak mı olmayacak mı?
KAĞAN
Önder diye bir adam vardı. En yaşlısıymış zaten. O bayağı bocaladı. Burası çok yüksekmiş deyip yol haritası da verdim.
FARUK
Olur mu diyorsun?
KAĞAN
Bugün yarın haberi gelir. 3. yedeğe düşersiniz.
FARUK
Aferim sana!
KAĞAN
Anlaştığımız gibi değil mi?
FARUK
Kelle başına 1000 lira.
KARARMA
SAHNE 5/ DIŞ-HUZUREVİ BAHÇESİ-/GÜN
FİTNAT ve ÖNDER bankta oturmaya devam etmektedir.
FİTNAT
Bu yaştan sonra kendim için istediğimi zannetme o kadar şeyi.
ÖNDER
Bu yaştan sonra ne demek. Daha çok genciz Fitnat. Yaşayacak çok günümüz var.
FİTNAT
Hiç yolun sonunun geldiğini falan düşünmüyor musun yani?
ÖNDER
Ne sonu ya! Daha ortasına bile gelmedik diye düşünüyorum.
FİTNAT
Hani bazen akla gelir ya. Ne bileyim işte… kendi kendine buna bir son vermek gibi…
ÖNDER
Asla!... Asla! Hatta… Aramızda kalsın bir gün öleceğim diye ödüm kopuyor biliyor musun?
KARARMA
1. BÖLÜM SONU
Hiç yorum yok: